Ben beğendim ve gerçekten farklı bir film arayanlar kesin izlesin. Osmanlı kısmına gelince gülüp geçtim. Sonuçta adı üstünde fantastik. Hele Türkleri görünce ayrı bir zevkle izledim.
Evet tarih tek taraflı okunmaz. Ama bir milletin tarihini anlatırken her ne kadar sinema diliyle, masalsı anlatımla olsa da bu kadar alaycı olunmaz. Epik bir aşk hikayesi fantastik bir tarzda sunulmuş. Evet filmin fantastik olması - sadece biz değil hangi millet, din, ülke olursa olsun - tarihi ile ilgili saptırıcı sinema yapma, halkını da kaçak göçmen tiplemesinde gösterme hakkını vermez. Masalsı anlatım sanırım daha gerçekçi olsun diye köklü bir ulus seçilmeliydi. O da Türk milleti ve İslam dini olmuş. İlla ki her millette olduğu gibi tarihimizde kötü, dört dörtlük olmadığımız süreçler var ama bu bizi yanlış ve gerçeğe aykırı gösterme hakkı doğurmaz. Her ne kadar İdris Elba ve Tilda Swinton' u beğenerek izlesem de hikayenin bahsettiğim bu kısımları nedeniyle içime sinen bir film olmadı.
Bir aşk hikayesi ve bin bir gece masallarından hikayeler tadında Sanki bir tık daha iyi olabilirmiş gibi Ancak şiirsel anlatımıyla müzikleriyle ön plana çıkıyor Bir kadeh şarap , loş ışıklar altında tamamlanacak ve finalinde ilk önce ben adrea becolli sandım ama oğlu matteo becolli nin söylediği Cautionary Tale şarkısıyla akıllara kazınacak bir yapım olmuş. 10/8
Bu akşam, aylardır beklettiğim, Miller'ın "Three Thousand Years of Longing" filmini izledim ve çok beğendim. Beklettiğime de kızdım, 2022 yınının en güzel filmlerinden biriymiş. Hikayesi İstanbul'da başlayan film, izleyeni, Osmanlı'dan günümüze fantastik bir yolculuğa çıkarıyor. Onlar kadar güçlü değil ama örneklersem, filmi; The Fall, The Fountain ve Big Fish gibi "fantastik hikaye anlatıcı" dilinden izleyiciye sunan yapımlardan hoşlanıyorsanız, sevmemeniz bir hayli zor. Tom Holkenborg imzalı ana müziği de çok beğendim.
Filme bayıldım. Filmin İstanbul'da geçmesi ve filmde Osmanlı'daki hikayelerin anlatılması çok hoşuma gitti. Erdil Yaşaroğlu sen nereden çıktın öyle :) İzleyin, izlettirin derim.
ve akabinde de Erdil Yaşaroğlunu görmek :D Filme gelecek olursak, sakın Alaaddinin sihirli lambası kıvamında, komedi, macera tarzı çerezlik bir şey beklemeyin. Dram yönü fazlasıyla ağır basan ama bir o kadarda başarılı efektleri ile fantastik bir şölen sunan yapım olmuş. Oyunculuklara zaten söylenecek bir şey yok, isimleri yeterli. Ayrıca filmin müzikleri de çok iyi, uzun bir süre şaraplı gecelerime eşlik edecekler.
Herkese hitap etmeyecek ama hitap eden kesimi de etkisine alacak bir film olduğunu düşünüyorum. Birçok kişi filmde geçen Osmanlı sahnelerinin gerçeği yansıtmamasından hoşlanmamış ama bu çok normal bir şey. Bizim Osmanlı konseptli yapımlarımızda bile kurgu hiçbir zaten tarihteki olaylarla paralel bir şekilde ilerlemiyor. Yorum katılmak zorunda. Yoksa o zaman bu şey sinema değil belgesel gibi bir şey olur ... Ben kişisel olarak filmi beğenen kısımdayım. İki başrolü de ayrı ayrı çok severim, buradaki performansları da yine çok iyiydi ?
Ancak şiirsel anlatımıyla müzikleriyle ön plana çıkıyor
Bir kadeh şarap , loş ışıklar altında tamamlanacak ve finalinde ilk önce ben adrea becolli sandım ama oğlu matteo becolli nin söylediği Cautionary Tale şarkısıyla akıllara kazınacak bir yapım olmuş. 10/8
Osmanlı sahnelerinin gerçeği yansıtmamasından hoşlanmamış ama bu çok normal bir şey. Bizim Osmanlı konseptli yapımlarımızda bile kurgu hiçbir zaten tarihteki olaylarla paralel bir şekilde ilerlemiyor. Yorum katılmak zorunda. Yoksa o zaman bu şey sinema değil belgesel gibi bir şey olur ... Ben kişisel olarak filmi beğenen kısımdayım. İki başrolü de ayrı ayrı çok severim, buradaki performansları da yine çok iyiydi ?