Geç Saatler (After Hours) (1985)

Geç Saatler (1985)After Hours

Puan 7.8 / 10
Senin Puanın
Etiketler Absürt, Gerilim, Karanlık
Yönetmen
Dil
İngilizce
Ülke
ABD
Süre
97 dakika
54
0
120
55
Eternity profil fotoğrafı
Eternity
Scorsese'in underrated kalmış kara komedisi.
error_outline
10 ay önce
Autumn profil fotoğrafı
Autumn
Tanrım ne geceydi ama :)
error_outline
yaklaşık 1 yıl önce
Philosophy profil fotoğrafı
Philosophy
Pek sarmadı.
error_outline
6 yıldan fazla önce
kaptankaptanim profil fotoğrafı
kaptankaptanim
Çok etkileyici, komedi ile uzaktan yakından alakası yok bence. Bir filmde üç dört sahneye gülüyoruz diye komedi ya da kara mizah diyemeyiz. Filmin yapısından dolayı, adam ile aynı durumu yaşadığımız için bizim de sinirimiz bozuluyor. Olan bu aslında. Zaten yaşatmak istedikleri de bu. Teknik olarak bahsedecek olursak oyunculuklar için çok bir şey söylemeyeceğim. Bence kast ile bir ilgisi yok çünkü başka bir oyuncu da olsa gene olurmuş. Dev bir performans görmedim ama Home Alone'un ebeveynlerini görmek tetlı bir duyguydu. Filmi sanatsal olarak değerlendirecek olursak insana kendini anlatan bilincinin derinlerinde yatan saklı, korkulan, yaşanılmak istenen arzuları karşımıza çıkaran bir film. Zaten iyi bir izleyiciyseniz bunu hemen anlarsınız. Başladığı andan itibaren sıkıcı ağır bir hava hissedebilirsiniz; bu aslında monoton bir yaşamdan sıyrılan birinin otomatize etmiş olduğu şirket yaşamını unutup kendini, garip olarak nitelendirdiği insanların içinde bulmasıyla başlıyor. Ancak film bize garip olanın bu anlayış olduğunu söylemeye çalışıyor. Oz Büyücüsü bahsinin geçmesi bilinçaltına gene bir örnektir. Bir şeyleri anlatırken konu anlatılan insana gelince bahsi geçen insanın önünde belirmesi gene bilinci açık insanların gördüğü rüyalardır. Kendini işine kaptırmış birinin hayatın güzelliklerini fark edememesi; boş vakti olmamasından dolayı yeniliklere açık olamayışı ve sanata değer vermeyen insanların ya da hiç anlamayan, daha çok kendini sıradan insan olarak kabul etmemesi daha da kötüsü üstün olarak görmesi ile ilgilidir. Ancak bir süre sonra bizim de o garip olarak gördüğümüz(dilenci,evsiz,punk,hayalperest de diyebiliriz vb) insanlardan biri olduğumuzu anlıyoruz çünkü aslında hala beklediğimiz yerdeyiz. Yani başlangıçta. Bu sabit düşüncemizi yıkamadığımız sürece kendimizi heykellerin içine hapsetmiş olacağız. Başkalarına değer vermek kendimize değer vermemizle başlıyor ve bunu görebilmek için yaptığımız işi bir süre bırakıp sorgulamamız gerekiyor. Film karakteristik yapıları bakımından bunu çok iyi veriyor. Spoiler vermeden kısaca yazacak olursam; Travmalarından kaynaklı aslında karşısına çıkacak şeylerden korkan birinin bunu yaşayacağı gerçeğini kabullenmesi, aynı durum içinde olan bir kadının hislerine öncelik tanımadan kendinde şehvet uyandıran şeyleri yaşamak isteyişi zaman zaman bu insanların mesleklerine değer vermediği bölümler olarak da karşımıza çıkabiliyor. Kendini anormal insanların içinde düşünen birinin bu insanların hayatına dahil olduğunu anladığında suçlu gibi hissetmesine neden oluyor ve zaten bunu da kendi kendine yaşatıyor. Koşarak peşindekileri atlatmak ya da bağırıp da sesinin kısık çıkması gene rüyalara özgü şeyler. Tabi film için "kabus" demek daha doğru olur. Demek istediğim filmin olay örgüsüne göre aslında yaşanılanlar hayal, rüya gibi geliyor çünkü olaylar gerçekte mümkün olamayacak masalsı bir yapıda.Yani bilinçaltının ne denli mistik bir yer olduğunu görüyoruz. Yani aslında bu tarz insanların onların yaşam anlayışlarını merak ettiklerini ancak tanımadığı için kendi kendilerine kurdukları bir dünya. Aslında o dört duvar arasında insanların hayal kurmasını, diğer insanları tanımaya fırsat vermeyen bir yönetim biçimini kabus olarak görüyor. Ancak bilincimiz açık, yaşamımızı değiştirmemiz kontrol edebilmemiz mümkün bunu savunuyor film ama bunu yapmak için insanın kendi bedenine ördüğü kalıbını yıkmak gerekiyor. Aynı zamanda herkesin birbirini önemsediği eşit bir dünya görüşünün de hayal yani imkansız olduğu anlamına geliyor. Bence buradaki kara mizah budur.
error_outline
yaklaşık 7 yıl önce
otekiben profil fotoğrafı
otekiben
sinirlerimi bozan bir kara komedi. ödülleri filan umrumda değil, sarmadı.
error_outline
yaklaşık 9 yıl önce