Bad Times at the El Royale (2018)

kesinlikle kendini izlettiriyor ve sürekli bir şey olacak diye bekliyorsunuz bir şeyler de oluyor ama oturmuyor eksik yavan kalıyor yine de ambiyans ,renkler , oyunculuklar vs güzel bir kombin oluşturuyor orta halli rafıma yıldızlı giriş yapıyor

sıkıcı, boş, gereksiz, saçma sapan bir film.. gereksiz boş diyologlardan başka bir şey yok filmde.. hiç beğenmedim.. filme puanım : 5.0

Son zamanlarda üst üste beğenmediğim filmler izleyince sinemaya bi müddet ara vermiştim ve doğru bir seçimle döndüm sanırım. Suç ve gizem türleri çok güzel harmanlanmış. Sürekli sonrasında olacaklara merak uyandırıp şaşırtarak ilerliyor film. Oyuncu kadrosu ve müzikler oldukça başarılıydı. Oyuncu demişken sonunda Dakota'yı giyinik izleyebildiğimize sevindim. İşin şakası bir yana fizikselliğin ötesinde ilk kez oyunculuğunun olduğunu gördüğüme sevindim. ki bu izlediğim sekizinci filmi. Tabi üst düzey bir oyunculuğu da yok onu da ekleyim. Hiç tanımadığım siyahi ablamız ondan daha başarılıydı. Fakat Bridges, Hamm, Hemsworth hatta Pullman'i izlemek çok keyifliydi. Yılın güzel filmlerinden kesinlikle. 9,1/10

Bir filmin adı ancak bu kaar uygun olabilirdi kendisine. Ne zor zamanlarmış arkadaş, bir şey bitiyor diğeri başlıyor. Bu filmde de oyuncu kadrosu iyi olmakla birlikte bir şeyler eksik kalmış yine de, hem de gereksiz uzun olmuş. Ayrıca Chris Hemsworth'ün karakteri o kadar gıcık ki tokat atma isteği uyandırıyor insanda :)

Farklı hikâyelerin ortak bir noktada birleştiği ve ilerleyiş açısındanda değişik kurgusu olan güzel bir film olmuş. Çalan müzikleri ve filmin rengini ayrı bir sevdim. İzlemenizi tavsiye ederim.

Farklı bir dokusu farklı bir tadı var filmin. Kurgusu da oldukça ilginç. Bunun dışında müziğin fazlaca yer alması hoşça vakit geçirmenizi sağlıyor. Ben sevdim. 7/10

Senaryosu, oyuncu performansları,müzikleri ve kurgusuyla mutlaka izlenilmesi gereken filmlerden. Sürenin nasıl geçtiğini anlamadım.Tavsiyedir :)