Küp (1997)Cube

Kendimi bildim bileli adını duyduğum ve izlemekten hep kaçındığım bir filmdi. Başta ulan çok saçma şeyler mi olacak derken merakla heyecanla izletti kendini. Bazı odalarda gerilimi ve gizem duygusunu oldukça güzel hissettirdi. Süresi de rahat izlemeye uygun gizem ve gerilim sevenler için güzel tercih bir tutam da bilim kurgu

Kaç izleme sakın rafımda yıldızlı giriş yaptı. Konusu marjinal ama bitti o kadar, ama yılı ama şusu, busu yok, çöp bir film. Efekt olmaz anlarım, oyuncu da mı bulamadınız, senaryo da mı yazamadınız, facia derecede kötü bir film

Yapılan mantık hatalarına rağmen yine de yılına göre güzel bir gerilim yaşattı, yer yer ter döktürdü. Kısa sürede işin sırrını çözmek hem akıl hem de mantık ister. Böyle acayip insanlar gerçek hayatta da var, imreniyorum doğrusu. Ben olsam kesin elim ayağıma dolanırdı heyecandan ..

ilk bakışta ucuz bir numaraymış gibi görünen final sahnesinin altındaki tuzağı farkedince daha bir anlamlı geldi bütün film.

olaylar devam ederken empati kur(a)madığınız tek karakterin ışıkla buluşması, senaristin "siz de ait olduğunuz gruptakilerle birlikte küpte kaldınız" deme şekliydi diye düşünüyorum.

Spoilerı göster

Filmin teknik yetersizliklerinden şikayet etmek yerine, filmin konusuna odaklanabilmenin daha önemli olduğunu düşünüyorum. Birbirinden tamamen farklı karakterlerin bir ekip çalışması oluşturma çabasına tanık oluyoruz bir kere, Şili’de geceyarıları polis baskınları yaşayan bağımsız bir doktorun yabana atılmayacak fakat diğerlerince “komplo” olarak değerlendirilen argümanlarını izlemek filmi benim gözümde değerli kıldı. Esas diyaloglar bu noktada mühendis Worth ile doktor Hollowey arasında geçenlerdi: hiçlik ve nedenselliğin birbirini anlayamayan fakat birbirine muhtaç bağlamlarında buluşan diyaloglar. Bir tarafta çok uluslu şirketler, piyasalar, askeri sınai kompleksin çıkarları ile nereye gittiği belli olmayan vergilerden yapıldığını düşündüren bir neden var; öte yanda “ex nihilo nihil fit”, ekibin kalanlarının da hakkını yememek gerek hele o polis karakterinin.. nereye gidersek gidelim katiyen değişmiyorlar öyle değil mi? Doğuştan kötülüğe inanan ve şeytan avına ve cadı avına çıkan, kaba kuvvetle her şeyin “üstesinden” gelebileceğine inanan kolluk kuvvetleri. Fakat ne yazık ki kovuşturmayı onlar yapıyor... uzun lafın kısası filmi yabana atmamak, yapım tarihini de göz önünde bulundurursak klostrofobik korkularımızı kolumuza takıp, üzerine biraz düşünmenin bizlerden pek bir şey götürmeyeceği düşüncesindeyim. Gün ışığı sınırsız insan ahmaklığını örtmüyor ne de olsa. İyi seyirler.

Konusu mükemmel.Gerilim ölüm sahneleri harika olmuş.Kaçırılmayacak bir film,Tavsiye ederim.Bu film efsane.

konu güzel oyunculuk berbat senaryo leş ben yazsam daha iyi yazarım dedirtiyor. kız mat. okuyo zor hesaplar yapıyo 645 asal mı 768 asal mı diye 7-8 sn düşünüyor senarist sözelci bariz...

Gerildim açıkçası ama beklediğimi bulamadım pek biraz daha iyi olabilirdi diye düşünüyorum..

gerilim türünün hakkını veren bir film.

büyük beklentiyle başlamamalıydım heralde filme birkaç diyalogdan fazlasını beğenmedim

Gercekten saglam bir film izleyin

Hadi tamam kabul edelim. Konu ilgi çekici ve farklı bir şey. Hadi anlaması da zor değilim. Ama bok mu bok. İtiraz eden illaki olacaktır. Ama bir kere senaryo leş. Diyaloglar ana okulu terk bir senaristin elinden çıkma gibi. Saçma sapan efektler yapılmış. Hepi topu 2 tane tuzak gördük. Şöyle bakınca çok beğenilmiş bir film gibi duruyor ama benim için sınıfta kaldı. Ben beğenemedim. The End.

gerçekten çok iyiydi. özellikle insanın hem yaşama isteği içinde olup hemde dış dünyayı istememesiyle epeyi düşündürdü. kesinlikle izlenmeli!

Kesinlikle efsane bilim kurgu filmlerinden ve anlamak çok zor. Her saniyesi 'neler oluyor' demekle geçiyor. Çok iyiydi.

zor bulunan cinsten bir film. kaçırmayın!