It's What's Inside (2024)

İzlerken çok keyif aldım, kara komedi türü, dolantı komedyası daima keyif verir insana. Hem aptallaştırır hem de etkiler yer yer. Çoğu şeyi gözümüze soka soka yapıyor. Neden böyle? Çünkü bunun gibi bir kurguda seyirciyi daha fazla yormamak için seçilmiş bir yöntemdir bu. Saygı duymak lazım. Pek çok farklı biçim, birlikte kullanıldığı zaman çorba olabiliyor her şey. Tabi ki bu takip edebilme yeteneği, değer, özen, hafıza gibi şeylerin sizdeki varlığının dozuna göre değişiyor. Örneğin ütü yaparken bu film izlenmez. Bu az değer verdiğinizi ve filmi izlemeyi hak etmediğiniz anlamına gelir. Tüm karakterlerin adlarını aklınızda tutabilmeniz ve bir önceki sahnede ne olduğunu hatırlayabiliyor olmanız gerekiyor ki film burada kırmızı ışık altında karakterlerin gerçek kimliklerini göstererek ve göstermediği noktalarda da karakterlerin üzerlerine iliştirilmiş bir polaroid fotoğrafla kolaylaştırıyor. Filmi takip etmeyi bırakmak gerekiyor. Yani filmi izlerken oyunu oynayıp tahmin yürütmemelisiniz. Film kaçıyor. Filmin anormal bir hızı var. Sanırım burada ruhun hızlılığı, ölümsüzlüğü vurgulanmış. Bu nedenle sizi de biyolojik ve ruhsal olarak yoruyor diyebilirim. “Beden dışı deneyimler, Buda’nın gözünde gerçek nesnel yargı gibidir.” sözünün başlangıçta seyirciye verilen önerme olduğunu düşünüyorum. Yani kendi bedeninden ayrıldığında nesnel bir yargıyla içindeki gerçeği görebilirsin. Karakterlerin kendi bedenlerinden koptukları anda yaşadıkları mesafeyi ve "gerçek benliklerini" fark etmelerini ima ediyor. Gerçek nesnel yargı ifadesi de kişisel önyargılardan arınmış bir farkındalığa ulaşmayı, kendini dışardan bir gözle değerlendirmeyi çağrıştırıyor. İçinden çıkıp bedenine dışarıdan baktığın anda, yüzleşmek zorunda kaldığın gerçek kimlik, arzular, bastırılmış duygular hepsi ortaya çıkar. Çünkü güvendiğin ve alıştığın koruyucu beden artık seninle değildir. İnsanın karakterini de ruh belirliyor diye düşünecek olursak bu film için; Gerçek benliğin ortaya çıktığı zaman yaşadığın kaygı, başkalarının seni gördüğü gibi kaldığın kaygı yanında bir hiçtir. sonucuna çıkarıyor bizi.

Talk to me tadında biraz, bu film bilim kurgu türünde yazılmış tabi. Karakter sayısı fazla olunca kim, kimdi takip etmesi zor :) Ama fena değildi, türün seveni beğenebilir.