Benim gibi Bold Pilot'ın sadece adını biliyorsanız ve kazandığı maçları ya da rekorları bilmiyorsanız çok keyifli bir film. Sonunda böyle kaliteli bir yerli film izlediğim için mutluyum. İzlerken gerçekten keyif aldım. Bir yarış atının hikayesi, kurgusu, uyarlaması bu kadar nokta atışı olabilirdi. Çok keyifli bir film, üstelik gerçek bir hikaye olması cabası. İzlerken ister istemez 2002 dünya kupası ruh haline giriyorsunuz...
Merhabalaar, film fazlasıyla etkileyiciydi ve bu kadar gözyaşı dökeceğim aklımın ucundan geçmemişti. Oyuncuların her biri karakterlere çok güzel hayat vermiş ama Fikret Kuşkan’a bir kalp bırakmadan gidemeyeceğim <3 iyi seyirler :)
duygusal topa dönüştüğüm filmlerden biri oldu şampiyon.
2011'de birkaç gün at yarışı oynadığımı hatırlıyorum. kuponların çoğu da tutmuştu. ömrü hayatımda hipodroma gidip canlı canlı at yarışı izleyemedim ama yanılmıyorsam geçen sene muhabbetini yapmıştık. gidelim kupon yapalım, tutsun tutmasın muhabbet olur bize diye. nasip değilmiş gerçekleştiremedik orası ayrı. belki ilerde gerçekleştirilir..
film sonunda yer verilen halis karataş röportajı da son darbeyi indirdi. "ben evlendiğimde kendisine söz verdim, bu alyans bugün takıldıysa benimle mezara gidecek, bugün hala işten eve döndüğümde o "tanem" diye bana seslenen sesini duyacak mıyım acaba diye bekliyorum ama maalesef o ses gelmiyor. benim için çok kıymetli bu alyans, parmağımdan çıkarmadığım değerim."
Taaa ilkokul zamanlarımdan bugünlere kadar zaman zaman at yarışlarıyla ilgilendim. Daha doğrusu herşeyde olduğu gibi hep bir sistem oturtmaya çalıştım. Jokeyleri ve atları, yarışları inceledim vs. Halis Karataş ismine aşinayım ama Bold Pilot'ı hiç duymadım veya duydum unuttum bilmiyorum. Özellikle kedilerim olduktan sonra her çeşit hayvana karşı daha bir duyarlı oldum ve bu tür sporları açıkçası çok zalimce buluyorum. Filmi izlemeye de bu önyargıyla başladım ama anlatılan hikaye çok samimiydi bence. Bold Pilot'ın hisli bir şekilde davranması ve huysuzlukları benim yavrularımı aklıma getirdi. Yarış sahnelerindeki atmosfer çok başarılıydı. Evet atlara yarış öncesi ve sonrası çok eziyet yapılıyor biliyorum ama eşini bu denli seven bir adamın en azından Bold Pilot dahil olmak üzere bindiği atlara eziyet ettiğini düşünmüyorum. Filmin anlattığı hikaye de bunu pekiştirdi. Yine de en azından yorumumu bitirirken sosyal mesajımı da vereyim. #FaytonaBinme Atlar ölüyor.
Açıkcası çok büyük bir beklentiyle başladım filme ve bunu Türk filmleri için çok nadir yaparım. En sevdiğim tür en başta spor temalı filmler çünkü (ki imdb'deki puan ortalamamın en yüksek olduğu tür) fakat beklediğimi başta bulamadım. Bolt Pilot'ı içeren sahneleri çok beğensem de baba dramıydı, zengin kız fakir oğlan aşkıydı derken Bolt'un yan rollerde kalmasıyla başlarda biraz soğudum filmden ve beklentimi karşılayamayacağına ikna oldum. Romantizm sahnelerini çıkarırsak geri kalan sahnelerde yavaş yavaş ne kadar başarılı olduğunu farkettirip kendine çekmeyi başardı tekrar film. Yani özellikle yarış sahneleri gerçekten çok çok başarılı (hatta filmin sonunda gerçek yarışlardan da kesitler veriliyor ve izlerken bu kadar da değildir dediğim şeyler hakkaten o kadarmış) neyse filmin son 25-30 dakikası ise soluksuz izledim diyebilirim. At yarışlarına hiç merakım olmadı ama bunca yıldır o ganyan bayilerde 'yürü bee' diye bağıran dayılar ne hissediyorsa sanırım son yarım saatte film bana onu hissettirdi. Çok başarılı bir Türk yapımı gerçekten hatta yerli yapımlar içerisinde türünün en iyisi olabilir şuan için aklıma sporu ana konusuna alan bir film gelmedi aklıma unuttuysam da affola.
filmin kırılma noktası benim için sanırım o stadın sessizliğe büründüğü andı. Orada yoğun olarak ilk kez duyguyu yakaladım ve sonuna kadar etkisini kaybetmedi.
Çok çok beğendim. Beklenilenin çok üstü bir yapım hakikaten. Müthiş etkilendim. böyle güzel bir hayat hikayesini filmleştirmek Kimin aklına gelip izlememize sebep olduysa herkesin emeğine sağlık. At sevgisi, Özdemir Beyin bilgece sözleri ve Halis Karataşın babasının duygusallığı... Her sahnesi beni ayrı etkiledi. Çok güzeldi!!!
Açıkçası beklentimin üstünde bir yapımla karşılaştım diyebilirim, son dönemin en başarılı Türk filmlerinden. Sanat filmlerini yüceltip, gişe filmlerine eh işte çeken biri değilim, sezar'ın hakkı sezar'a, özellikle çekim tekniklerine ba-yıl-dım. çok zor bir işin üstesinden enfes şekilde gelmişler. 96 gazi koşusunu bilen bilir, o bir yana, boğaziçi koşusunda galti ile olan sahnenin birebir çekilmesi sinemamız açısından, sahnenin de verdiği etkiyle gözlerimi yaşarttı desem abartı olmaz.
Filmin gerçek bir hikayeye dayanması gerçekten etkileyiciydi. Ayrıca oyunculuklarını konuşturmuşlar yine başroller, ikisi de hatta oyuncuların hepsi de çok çok iyiydi. Ben beğendim kısacası. Tavsiyedir.
Büyük bir önyargıyla girmiştim filme,lakin salon doluydu ve son anına kadar da boşalmadı.Çok çok sevdim ,ne yalan söyleyeyim gözyaşlarıma hakim olamadım.Etkilendim.At çok iyi eğitilmiş diyecem ama gerçek kahramanımız kim bilir nasıldı.Helal olsun o muazzam yürekli varlıklara valla bir kez daha sevdim ,hislerine ,hissettiklerine bir kez daha vuruldum .
Film gerçekten güzel işlenmiş bir yerli biyografi filmi olmuş. Herhangi bir at figürü bile insanın içine mutluluk, özgürlük, güç, güzellik, asillik gibi yüceltici bir çok duyguyu bir arada yaşamaya sebepse hepsini filmde yaşamak mümkün. Bold'un halis ve begüm ile ilişkisi en duygu yüklü yerlerdendi. İnsanın salt, o en içten gelen duygusunun bir hayvanca algılanıp arada kurulan bağ beni çok etkiledi. Bu bağ öyle bir bağ ki saflığı, gerçekliği, yalansızlığı, güveni barındırıyor bütün bu hisler burnun direğini sızlatıyor. Bunların yanı sıra begüm'ün hikayesi ayrı bir hüzün içeriyor. Koşular ise nefes kesici şekilde yansıtılmış, hipodromda izliyormuşçasına gerildim ve bağırasım geldi. Koşular sırasında izleyicilerin hiç bir fark gözetmeksizin tek yürek olması özlenen etkileyici sahnelerdendi. Oyunculuklar da gayet iyiydi benim için seyir keyfi yüksek izlenilesi filmler arasında.
2011'de birkaç gün at yarışı oynadığımı hatırlıyorum. kuponların çoğu da tutmuştu. ömrü hayatımda hipodroma gidip canlı canlı at yarışı izleyemedim ama yanılmıyorsam geçen sene muhabbetini yapmıştık. gidelim kupon yapalım, tutsun tutmasın muhabbet olur bize diye. nasip değilmiş gerçekleştiremedik orası ayrı. belki ilerde gerçekleştirilir..
film sonunda yer verilen halis karataş röportajı da son darbeyi indirdi.
"ben evlendiğimde kendisine söz verdim, bu alyans bugün takıldıysa benimle mezara gidecek, bugün hala işten eve döndüğümde o "tanem" diye bana seslenen sesini duyacak mıyım acaba diye bekliyorum ama maalesef o ses gelmiyor. benim için çok kıymetli bu alyans, parmağımdan çıkarmadığım değerim."
ayrıca filmde bold pilot'ı canlandıran at için; https://eksisozluk.com/entry/84130455