Nasıl anlatayım ki güzelliğini ,yalınlığını ama bir o kadar derin oluşunu ,her sahnesinde farklı inci mercan bulduğumu.Hani sıkıldığımız filmlerde ileriye atlarız ya ,bu filmde tam tersi;geriye atlayarak o bir sözü ,bir bakışı tekrar yakalamaya çalışarak,uzata uzata izledim.Çünkü öyle gerçek hissetiriyor ki, çünkü öyle güzel hatırlatıyor ki insana insan olan yerlerini...Hırsını,korkusunu,kibrini ...Hem gülüp hem ağlatıp hem sorgulatan bir şeyin kötü olma ihtamali benim için yok zaten.Bu arada ,bazı aralarda durup durup İrlanda ya taşınıcam ben ya! nidaları bu seyir serüvenimize eşlik etmiştir,öyle güzel ,hele ki Colm un evi.Oyunculuklar da mükemmel.Tekrar izlenir.
Colin Farrell'a antipatisi olan biri olarak karakterini o kadar masum ve sevimli buldum ki filmi de beğendim. Bi anda hiç sebep yokken biten o dostluklar... Kalbi sızlatan bir hikayesi var, işlenişi de naif... Finali ayrıca çok beğendim. Bir söz vardır ya "Köyü tarafından sevilmeyen çocuk, ısınabilmek için o köyü yakar." diye. Benzer bi hissiyat verdi bana bu hikaye. Bence şans verilmeli.
İzlediğimden beri içime oturdu, çöktü öylece kaldı. Biraz kendimi toparlayayım karalamak istiyorum bir şeyler. Zirâ bu film.. henüz vakti değil belli ki içimde bir şeylerin dökülmesi için
İrlanda iç savaşının ortasında Inisherin adlı küçük bir sahil kasabasında Kasaba sakinlerinden ömürlük iki dostun kendi iç savaşı... Birden biter mi arkadaşlıklar? Sebepsiz gözüken bu sonlanmanın nedir aslında sebebi?? Hani bir söz vardır ya, "Dünyayı değiştirmek istiyorsan önce kendinden başla" Bu sözü feyzaldı adam. Can ciğer arkadaşının çaldığı kapıyı açmadı. Kesti selamı sabahı. Bir anda bitirdi. Keskin bir bıçak gibi. İçerledi görünürde iyi ve saf olan aciz adam. İnanamadı bu olanlara. Fazla ısrarcı oldu. Özünde hunhar olduğunu, dost dediği kişinin malına, varlığına zarar vermekten çekinmeyen kötü bir adama dönüşümünü hayretle izledi seyirci. Bize fayda sağlamayan şeyleri seyreltirken hayatımızdan, görüp görülecek en özgün senaryoya tanık olduk. Bazen kendimizi oldukça sancılı bir varoluş krizinin içinde savrulan Colm'un bazen de ne olup bittiğini anlamaya çalışan Pádraic 'ın yerine koyduk. İnsan ilişkilerini ele alan acı mizahın örneği bu.
çok başarılı çok güzel özgün bir senaryo , işlenişi de gayet güzel , o kadar sıradan ama aynı zamanda o kadar sıradan olmayan bir film ve sürekli bir sorgulama , düşünce haliyle izliyoruz , oyunculuklar çok güzel , manzaralar , mekanlar çok güzel . çok başarılı bir film olmuş
duygulara sığmayan, afallatan cinsten epey yaralıyor. Orada epey takıldım, kaldım mesela. Padraic gibi bende film boyunca, filmde bir neden hem de niye izliyorum diye bir neden daha aradım. Tabii, bir metafor çılgınlığı var. Arkadaşlık üzerinden anlatılan hikâyenin metni epey güçlü. Zaman değerli, kıymetli tabii dostlukta öyle.
Muhteşem doğaya sahip küçük bir İrlanda köyünde birbirleriyle sorun yaşayan iki dostun arkadaşlığına ve küslüğüne tanık olurken bir yandan da o küçük köyün halkına ve yaşantısına misafir oluyoruz. Bu saf Padraic'in suçu neydi diye izlerken bir yandan da farklı şartlarda en masum insanların bile sınırları zorlayabileceğini görüyoruz. Beklentimi karşılayacak kadar başarılı bir film değildi hem daha çok sert rollerde görmeye alıştığım Colin Farrell'ı böyle bir rolde başarıyla izlemek hem de İrlanda doğasının güzelliği filmi izletti. Genel olarak da orta halli buldum diyebilirim filmi
Inisherin adlı küçük bir sahil kasabasında
Kasaba sakinlerinden ömürlük iki dostun kendi iç savaşı...
Birden biter mi arkadaşlıklar? Sebepsiz gözüken bu sonlanmanın nedir aslında sebebi?? Hani bir söz vardır ya, "Dünyayı değiştirmek istiyorsan önce kendinden başla" Bu sözü feyzaldı adam. Can ciğer arkadaşının çaldığı kapıyı açmadı. Kesti selamı sabahı. Bir anda bitirdi. Keskin bir bıçak gibi. İçerledi görünürde iyi ve saf olan aciz adam. İnanamadı bu olanlara. Fazla ısrarcı oldu. Özünde hunhar olduğunu, dost dediği kişinin malına, varlığına zarar vermekten çekinmeyen kötü bir adama dönüşümünü hayretle izledi seyirci. Bize fayda sağlamayan şeyleri seyreltirken hayatımızdan, görüp görülecek en özgün senaryoya tanık olduk. Bazen kendimizi oldukça sancılı bir varoluş krizinin içinde savrulan Colm'un bazen de ne olup bittiğini anlamaya çalışan Pádraic 'ın yerine koyduk. İnsan ilişkilerini ele alan acı mizahın örneği bu.