filmin ilk yarısı güzel, o sessizlik, psikolojik git gel dakikaları falan insanı kendisine çekiyor. merak edip izlemeye devam ediyorsun. çatı katı sahnesinde gerçekten gerilip yüreği ağza getiriyor insanı... ama işte sonrasında mantık hatalarını gördükçe filmden soğuyorsun, restaurant sahnesinde "ulan biriniz mi kameraya bakmaz " diyorsun. velsahıl sonu biraz iç rahatlatıcı, ortalama bir psikolojik gerilim filmi olmuş.
Her ne kadar teknoloji ilerliyor die sevinsek de bazen korkmuyor da değiliz hani :) Kurgusu çok güzel ama gerilim dozu biraz düşüktü...Yine de sıkmadan izlettiren bir film oldu.Sonu anca böyle bitebilirdi ?
Bu tür filmlerde kurbanların zeka seviyesi yüksek olunca seyir keyfi daha çok artıyor. Elisabeth Moss'un oyunculuğuyla, senaryonun güzelliğiyle, minik ters köşesiyle son zamanlarda izlediğim en güzel gerilim filmlerinden biri.
Güzel ve merak uyandıran bir konusu var. Bir beklentim yoktu ama şaşırttı. Görüntü akışıyla, müziklerle o gerilim dozunu çok güzel ayarlamışlar ki izlerken gerim gerildim. The Handmaid's Tale'den bildiğimiz Elisabeth Moss yine bildiğimiz gibiydi. Bir ara June'u izliyorum sanmadım değil. Birkaç mantık hatası var gibi geldi ama yine de sorun değil.
Beklentiyle mi ilgili bilmiyorum ama ben bayağı beğendim filmi. Bir iki karakterin motivasyon sıkıntısı vardı sadece onun dışında; olayları belirli bir mantık çerçevesine oturtarak gerçekçi bir anlatım yakalamış olması benim hoşuma gitti. Gerilim dozunu ve merak uydurmasını da sevdim. Yönetmenlik ve oyunculuklarda iyiydi. Yani öneririm. 8/10
Sadece 2 saat yerine 1.30 saat olsa ideal olurdu