The Ward (2010)

Finali izleyene kadar sacma sapan bir film oldugunu dusunuyordum ki finalde her seyin mantikli bir aciklamasinin oldugunu gorunce begendim. Bunun disinda oyunculuklarin egreti olusu rahatsiz etti beni. Beklentiye girilmeden izlenirse begenilebilir. Psikolojik gerilim turunde fena degil.

Filmin ilk dakikalarından itibaren gizemini korusada sonlara doğru vasatı aşamayan bir gerilim filmi...

Güzeldi sanki ya. Korku filmlerinde çıtayı oldukça düşük tuttuğumdan mıdır nedir, beğendim. Çoğunlukla aniden belirme sahneleriyle korkutmaya çalışmış. Tırstığım yerler oldu. Bu kategoride maruz kaldıklarımızı göz önünde bulundurunca, bunun gideri vardı. Sonu da fena değildi.Yorumumu okuyup "Bu mu korku yeaa" demezseniz sevinirim.

Ortanın üstü güzellikte bir gerilim filmi.

Güzel ama problemli genç bir bayan olan Kristen (Amber Heard), kendini her tarafı kesikler içinde, yaralı bereli bir halde bulmuştur. Uyuşturucu bir maddeyle kendinden geçmiş olan Kristen, uzakta bir akıl hastanesine götürülmektedir. Tamamen aklını kaybetmiş bir halde hastaneye alınan genç kadının buraya neden getirildiğine dair en ufak bir fikri yoktur. Geçmişiyle ilgili hiçbir şey hatırlamamaktadır. Emin olduğu tek şey burada güvende olmadığıdır.

Kendisi gibi rahatsız dört kadınla aynı koğuşta kalan Kristen, bir süre sonra olayların pek de göründüğü gibi olmadığı fark eder. Havada gizem kokusu hakimdir. Geceleri hastane karanlık ve kasvetliyken Kristen garip ve korkunç sesler duyar. Bu sesler yalnız olmadıklarının habercisidir.

Koğuş arkadaşları yavaş yavaş ortadan kaybolmaya başlarken Kristen, bu cehennem azabından kurtulmanın bir yolunu bulmalıdır. Aksi takdirde o da kurbanlardan biri olacaktır. Kaçmak için çabaladıkça, tahmin edilemeyecek kadar korkunç ve tehlikeli hakikat ortaya çıkacaktır...