Cocuklugumda televizyonda rast geldigim ve minik Baris'imizin "Kuuuslaar" seslenisiyle aklimda kalan filmi yillar yillar sonra tekrar izledim. Bilmiyorum tam olarak aciklayamam ama benim icin yeri ayri filmlerden biri olarak kalacak daima. Yerli filmlerimizin en iyilerinden biri diyebilirim. Baris ve İnci'nin simsicak iliskisi diyaloglari oyle guzeldi ki... Hapishane konulu bir film izlemek isteyenler bu guzel yapimi mutlaka seyretmeli.
Uçurtmayı Vurmasınlar beni ağlatan ilk film.Oyunculuklar,içerik ve filmin çekildiği döneme dair cesaretine söylenecek hiçbir şey yok.Afişi dahi tüylerimi diken diken ediyor..
DÖNEMİNİN EN İYİLERİNDEN O yıllarda kaliteli yerli yapım mum ışığı ile aranır. 'Uçurtmayı Vurmasınlar' bu ışıkla bulunabilen ender filmlerden. Hapishane filmlerine, kendi hapishanelerimize Türk bakışı. Anlatmak istediğini çok iyi anlatıyor. Nur Sürer çok iyi...
1 adım , 2 adım ,3 adım da biter bu odam... Ve 3 adımda uçamıyor uçurtmalar. Annesinin yanında hapishanede doğup büyüyen bir çocuk barış... Sadece çocuk; aklında oyunlar oynuyor, zindanların soğuğunu örgü yeleğiyle delip geçiyor... En büyük aşkı Devrimci İnciyle bir özgürlük oyunu oynuyorlar aslında, ikisi de birbirine yaşama umudu veriyor... Tunç Başaran'dan Türk sinemasına büyük bir armağandır bu film... Düşünmenin suç olmadığı bir dünya hayaliyle kalın...
- Uçar bir gün