Festival filmleri bana göre değil diyorum her izlediğim filmde. Durağanlık bana uymuyor. Kadın karakterin ruhsuz kişiliği en çok canımı sıkan şeydi ha Ayça Damgacı'nın bunu çok iyi yansıtması ayrı bir nokta. Ancak film olarak beğenmedim. Bir biyografik belgesel gibiydi. İnanılmaz derecede her şey çok doğaldı, tek etkilendiğim bu oldu
Filmin en büyük problemi karakter işleme konusundaki beceriksizliğiydi. Zaten olay örgüsü oldukça durağan, insan neye tutunacağını bilemiyor. Durağan filmlerin en büyük artısı karakterler olur ama bu film maalesef o konuda biraz aşağıda kalmış. Kötü müydü derseniz tabii ki değil. Oyunculuklar gayet iyiydi. Sadece bu kadro insana daha fazla şey vaadettiğinden biraz hayal kırıklığı yaşatıyor. Türk sinemasının ürünleri malum, bu filmi kötüler arasına alırsak büyük haksızlık etmiş oluruz.
Oyunculuklarını, planlarını, özellikle de afişini pek sevdim. Birazcık daha fazla blues'la alakalı olaydı, bi de Ercan Kesal, Abdullah Gül'ü anımsatmayaydı güzel filmdi. :|
Ercan Kesal iyi bir oyuncu, her oynadığı işi yükseltiyor... Her karakterin ayrı bir kara komedisi var... Ne aradığını bilmeyen insanların hikayesi birazcık... Onların rüzgarda sürüklenişi, beyninizi tırmalayan O ŞARKIYLA beraber güzel bir 93 dakika öneriyor izleyiciye... Tansu biçer'de iyi kıvırmış o triptonik berber rolünü, Bir de Nadir Sarıbacağın Cahil radyocusu varki beni bende aldı özellikle bir kaç repliğini hiç unutamıyorum... :D İzlemeye değer...
Nazım hikmetin son kitabı, Toplu şiirler espirisi ....fantastik :D
Birazcık daha fazla blues'la alakalı olaydı, bi de Ercan Kesal, Abdullah Gül'ü anımsatmayaydı güzel filmdi. :|