Rise of Empires: Ottoman (2020 - )Ottoman Rising

Rise of Empires of Ottoman gibi değil de Son Kale: Targovişte, Direniş Vlad Dracula gibi olmuş bir yapım. Yani ismini böyle yapsalardı bence güzel dizi diyebilirdik. Sen koskoca Osmanlı sultanısın, Osmanlı'yı geçtim yeni Sezar'sın ama bir derebeylik hükümdarını saplantı yapıyorsun. Biraz saçmalamışlar. Konu ve kurguya takılmazsak görsellik ve çekim güzeldi.

2 yıl aradan sonra yeni sezonu görmek çok iyi geldi, ilk sezona göre daha başarılı buldum. Fatih'in siyasal ve savaş zekasını ön plana çıkarmaları güzeldi. Osmanlı padişahları arasında en sevdiğim ve saygı duyduğum padişah Fatih sanırım. Sen ülkelerin yapmadığı, en zor olanı ,istanbul'u fethet, sonra kardeşim dediğin kişi yüzünden askerlerin ölsün, önemli adamların kazığa oturtulsun, planların sekmeye uğrasın.. Kişisel mesele yapmaya neden olan birden fazla sebep. ve Vlad.. Nasıl savaşılır, nasıl strateji yapılır diye öğretilen kaba tükür. Yatcak yerin yok be vlad.. İlk sezonda da olduğu gibi mara hatunun rolünun bu kadar ön planda olması beni mara hatunu araştırmaya itti. Bakalım kimmiş bu Mara hatun.. ve iyi seyirler..

Herhalde alamayacagiz İstanbul'u dedirtti.

Açıkçası yorumlara anlam veremedim tabi tarih derslerinde hep topları ateşledi gemileri karadan yürüttü hop hemen aldı diye anlatıldığı için insanlar bu kuşatmanın büyüklüğü ve zorluğunun farkında değiller. Benim bildiklerimden tek eksik Fatih’in tahtı tekrar verirkenki konuşmasının olmayışıydı onun dışında her şeyiyle çok beğendim. Görsel olarak da oldukça başarılıydı. Ayrıca aradaki konuşmacıların kısa be açıklayıcı konuşmaları seyir zevkini sıkıcı bir belgesel olmaktan kurtarmış. Kesinlikle izlemeye değer bir yapım.

Sağ olsunlar lütfedip İstanbul'u vermişler bir zafer bu kadar küçültülemezdi. Ayrıca Emrah Sefa Hocayla genç Türk tarih yorumcusu da adamlara yaranmak için yırtınmışlar. Allah'tan Celal Şengör hoca var da Fatih Sultan Mehmet Han'a hakkını veriyor.

Diğer arkadaşların belirttiği gibi bir an gerçekten İstanbul'u alamayacağımızı düşündüm. Bu dizi Osmanlı veya Bizans'tan ziyade son paralı asker Giustiniani ismiyle piyasaya çıksaydı daha doğru pazarlanırdı. Savaşı sanki Giustiniani yönetiyor, o kaybedince biz İstanbul'u almış oluyoruz. Bir numaralı saçmalık buydu, diğeriyle Ayasofya'nın çok abartılışı. Padişah sanki sadece Ayasofya için İstanbul'u almış gibi bir izlenim çıkıyor. tek güzel yanı zaten var olan Ayasofya reklamının çok daha iyi yapılmış olmasıdır. Yapımcı, senaryo ve yönetmen kadrosundaki Türk olduğunu iddia edenlerin bir müdahale yapamadığı belli. Dizi tamamen Bizans ve Giustiniani gözünden işlenmiş. Oysa tıpkı Giustiniani gibi bizim Ulubatlı Hasan figürü işlenebilirdi. Fatih'in çocukluk sahneleri ve Çandarlı ile ikili diyalogları ise devlet hukukundan çok ayrı saçma durmuş. Yine de öyle ya da böyle sonunda koyduk mu? koyduk.

güzel bir bizans mini dizisi. kurgu güzel. izlenebilir..sjhsjsjs hayatımda bu kadar eziklik görmedim, adamlar kaybettiği savaşı bile kazanmış nidasında anlatmışlar. zaman kaybı. sırf türk oyuncular var diye izlediğim bir dizi oldu benim için ve son olarak ah be İstanbul, çok güzelsin. hep bizim ol.

Parayı kim koyarsa şarkıyı o söyletir. Tarihi kaynaklar o kadar gerçekten uzak ki bir ara Fatih alamayacak galiba dedirtiyorlar. Cenevizli justinyaninın akrabaları bu kadar yazamaz ayıp oluyor derler. Ülkemizdeki tarih dizilerinde seviye olmadığı için başarılı görülebilir.

Cem Yiğit, Fatih rolüne yakışmış ama Türk oyuncularla çekilen bu belgesel keşke Türkçe olsaydı da üzerine İngilizce dublaj yapsaydınız. Ben yine Türkçe dublajlı halini izledim ama çok gözüme battı bu olay. Ortada çok başarılı diyebileceğim bir iş yok ama umarım bu bir adım olur da en azından daha yüksek bütçeli tarihi diziler izleyebiliriz.

Dizi İstanbul'un fethini Bizans gözünden anlatıyor. Bu sebepten bizans savaşçıları kahraman gibi anlatılıyor. Hatta bir ara Fatih'in savaşı kaybedeceğini bile hissettiriyor. Allahtan geçmiş tarih değişmiyor.

Kişiye göre değişecektir ancak ben bayıldım. Gerçekten tarihimizde yatan bir gerçeği kaliteli bir anlatımla bize sunmuşlar. Global olması adına da dili İngilizce olmuş ve yerli oyuncularda bu yükün altından kalkmayı başarmış. Yarı belgesel tarzda bir anlatıma sahip ve tarafsız bir yaklaşım olduğunu söyleyebilirim. Oldukça kaliteli bir yapım. 8/10

Açıkçası oldukça akıcı. Ön yargı ile yaklaşmama rağmen bir solukta bitirdim. Tarihçi konuşmacılar ise beklentimin aksine öykünün akıcılığına hizmet ediyor.

Osmanlı dönemine hayran biri olarak benim için çok eksilerdeydi.. belgesel tadında olması kurtartmış bi nebze diyebilirim.. Anlatan kişilerin bazıları samimiyeti koruyordu.. Akşemsettinin olmaması veya dini yönünden az yaklaşım olmasıda doğru gelmedi.. bazı sahneleri vikinglerden fırlamış gibiydi, -osmanlıyı kastediyorum..- Romalıların Bizanlarında paralı askerleri ön planda olması garip.. Fatih Sultan Mehmet rolü pek ön planda değildi..belli başlı karakter analizi yapılmış hepsi bu.. İngilizce olmasıda yerinde değil.. sadece anlatan hocalar konuşsun gerekiyorsa yani.. Amerika Türk yapımı olmasına dayanarak e Amerikaya ait bi platform olunca çokta Türkü ve osmanlıyı yaymalarını beklememek gerek sanırım..hiçbir şey bilmeyen kişiler keyif alabilir. onun haricinde ehh..

Japon bir animenin ingilizce olması ne kadar saçma ve itici ise, bu dizinin de ingilizce olması en az o kadar itici ve saçma olmuş. Her ne kadar yarı belgesel tarzında yapılmış olsa da, Marianne ve The Forest fransızca, Dark almanca, The Rain danca, bu diziler ana dilleri ile yapılırken bunun ingilizce olması cidden garip. Ayrıca görsel efektler, fetih 1453 Versiyon 1.1 den ileriye gidememiş resmen.

Keşke belgesel değil de kurmaca olsaymış. Savaş sahneleri mekanlar kostüm ve oyunculuk başarılı. Dil İngilizce olsa da ekip Türkiyeden. Netflix de sonunda kaliteli bir yerli yapım izleyebildk ?