Seul contre tous (1998)I Stand Alone

Gaspar Noé standart izleyiciye göre film yapmayan bir yönetmen. En az, izlediğim diğer filmleri kadar şaşırtıcı, çarpıcı ve enteresandı.

Toplum ve birey çatışmasına yönelik aykırı bir film gelebilir. Diyalogdan çok monolog üzerine kurgusuyla repliklerle verilen etkileyici mesajları vardı elbet. İnsanın iç sesini, dışa vurumu ya da yansıtışı, sorguladığı hayatın içinden kopup başka yönlere kadar kaçışıyla uç noktalara kadar götürüyor. Sinirleri bozan bir film olsa da inkar etmeyelim gerçek hayatın bir parçasından kesit gibiydi.

"Herkes kendi bedeninin içinde yalnızdır" mottosu üzerinden paylaşılan kasabın yapayalnızlığı, ve onu dinlerken kendi içimde yaşadığım ahlaki sorgulamalar harika bir deneyim yaşattı bana. Tek kelimeyle bayıldım.

Gaspar Noe nın izlediğim 5. ve en az sevdiğim filmi oldu. Ne bileyim filmlerindeki o göz kamaştırıcı atmosfer, çarpıcı sahneler, oyunculuklar yoktu. Güzel mesajlarla doluydu, orası ayrı ama beni pek içine çekemedi. Oyuncu seçimleri de bi başka olurdu, bir gördün mü bir daha unutamayacağın tipler... Bu defa o da yoktu bence. Film biter bitmez unuttum adamın suratını. Sert bir filmdi ama ne derseniz deyin ben daha sert bekliyordum. Bu beklentilerim olmasa belki sevebilirdim, şimdi "eh işte" diyorum.

Buradaki tek yorumun "sapıkça" olması şaşırtıcı, o yüzden şu yazıyı ekleme ihtiyacı duydum, okunur da biraz derinliğine bakılır belki https://www.filmloverss.com/gaspar-noe-sinirlari-delip-gecen-imgeler/

İğrenç, sapıkça bir film.